Onu sevin ya da sevmeyin, Arthur Hayes konuştuğunda insanlar onu dinliyor.
Geçtiğimiz hafta Tom Bilyeu ile Impact Theory’ye konuk olan Hayes, Bitcoin (BTC) fiyatının 2026 yılına kadar 750 bin ila 1 milyon dolar arasında olacağına inandığını açıkladı.
Hayes şunları söyledi:
“Bu on yılın sonuna kadar muhtemelen büyük buhran kadar ya da ondan daha kötü bir mali krizin yaşanacağına kesinlikle katılıyorum. Oraya varmadan önce sanırım hisse senetleri, emlak, kripto para, nft ve aklınıza başka ne geliyorsa, 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana gördüğümüz en büyük boğa piyasasını göreceğiz.”
Hayes, ABD hükümetinin her ekonomik krize kurtarma paketiyle müdahalede bulunmakta acele etmesinin, ABD ekonomisindeki yapısal sorunların ardındaki temel faktör olduğunu belirtti.
Bunun aslında merkez bankasının sonsuz bir baskı döngüsü yaratmasından dolayı enflasyona neden olduğunu ve ekonominin doğal piyasa büyüme ve düzeltme döngülerinden geçmesini engellediğini açıkladı.
“Hepimiz toplu olarak hükümetin iş döngüsünü ortadan kaldırmaya çalışmak için orada olduğu konusunda hemfikiriz. Mesela ekonomiye kötü şeyler olmasını kimse istemiyor ama eğer olursa da teknik olarak hükümetin gelip serbest piyasayı yok etmesini istiyor. Yani, son 80 yılda her mali kriz esnasında neler yaşandı bir düşünelim? Hükümet acele etti ve sistemi kurtarmak istedikleri için aslında serbest piyasanın bir kısmını yok etti.”
Haydi Hayes’in Bitcoin’in altı haneli rakamlara yükselişini destekleyeceğine inandığı destekleyici faktörlerden birkaçına hızlıca göz atalım.
Borçlar artarken enflasyon kontrolden çıktı
Hayes, artan devlet borcu, ödenmesi gereken büyük tutarlar ve azalan verimlilik gibi sorunların ancak para basımıyla çözülebileceğini belirtirken, parasal genişlemenin boğa piyasalarına yol açarak enflasyonu körükleyeceğini dile getirdi.
“İlk etapta hisse senetleri, kripto paralar, emlak gibi sabit arzı olan şeylerde büyük bir boğa piyasası yaşanacak ancak bundan sonra, aslında hükümetin her şeyi kurtaramayacağını anlayacağız. Tahvillerinin getirisini ve fiyatını sabitleyerek kendilerini kurtarmaya çalışmak amacıyla düşündükleri kadar fazla para basamazlar. Nesiller boyu sürecek bir çöküş yaşayacağız.”
Hayes, 2026’da muazzam bir zirvenin ardından, gelecek on yıl içinde büyük buhrana benzer bir durumun yaşanacağını vurguladı.
ABD hükümeti bankacılık sistemini batırdı
Gelecekte enflasyonun artmasına neden olacak faktörler sorulduğunda ise Hayes, 2026 yılına kadar ödenmesi gereken 7,75 trilyon dolarlık ABD borcuna ve ABD tahvillerindeki getiri eğrisinin terse dönmesine dikkatleri çekti.
Geleneksel olarak Çin, Japonya ve diğer ülkeler ABD borçlarının ana alıcılarıydı ancak artık durum böyle değil. Hayes, bu değişikliğin eyaletlerdeki durumu daha da kötüleştireceğine inandığını belirtti.
Why do I love these markets right now when yields are screaming higher?
Bank models have no concept of a bear steepener occurring. Take a look at the top right quadrant of historical interest rate regimes.
It’s basically empty. pic.twitter.com/P6MQnCU73N
— Arthur Hayes (@CryptoHayes) October 4, 2023
Hayes, ABD bankacılık sisteminin işlevsel olarak iflas etmiş durumda olduğunu çünkü regülatörlerin, kuralları ekonomik açıdan değil de muhasebe açısından ele alarak, düşük getirili hazine tahvilleri satın almayı karlı hale getirdiklerini ve bunu sonsuz kaldıraçla birkaç puan farklılık gösteren fiyat değişimlerinde herkesin çok fazla kar edeceği bir şekle soktuklarını dile getirdi.
“2021 yılında bankalar toplu olarak tüm bu hazine tahvillerini satın aldı ve açıkçası fiyatlar o zamandan bu yana çok düştü. Bu yüzden bölgesel bir bankacılık krizi yaşıyoruz.”
Hayes’in en büyük endişesini ise şöyle dile getirdi:
“Yapısal olarak ABD bankacılık sistemi daha fazla borç alamaz çünkü yapısal olarak iflas etmiş olması nedeniyle bunu karşılayamaz. Merkez Bankası sıkılaşmaya devam edeceğini duyurdu, bu nedenle de artık hazine tahvili almıyor.”
Hayes, piyasanın bunu sindirdiğini ve buradaki nüansın, ABD hazine tahvillerindeki yüksek oranlara rağmen altın fiyatlarının yüksek kalması ve daha önce hazine tahvili alıcısı olan bazı piyasa katılımcılarının konuya ilgisiz kalması olduğunu açıkladı.
Şu anda bankalar mevduat müşterisi çekmekte zorlanıyor ve mevduat faizlerini piyasadaki mevcut oranlarla eşleştirmenin zorluğu, tüm bankacılık sisteminin işleyişi için kritik hale gelebilecek düzeyde gelir ve borç yönetimi baskısı yaratıyor. Birçok kripto para savunucusu gibi Hayes de böyle zamanlarda belirli bir yatırımcı grubunun, Bitcoin de dahil olmak üzere, farklı yatırım seçeneklerine bakmaya başladığına inanıyor.
Bitcoin 1 milyon dolar olacak
Hayes, küresel ekonomiye ve ABD ekonomisine ilişkin karamsar olmasına rağmen, Bitcoin fiyatının iyi performans göstermesini beklediğini ve 2026 yılı sonuna kadar 750 bin ila 1 milyon dolar aralığına geleceğini belirtti.
Hayes Bitcoin ile ilgili görüşlerine aşağıdaki gibi devam etti:
“Bu yıl mali sıkıntılar yaşanırken ve insanlar reel oranların negatif olduğunun bilincindeyken 25 bin ila 30 bin dolar arasında değişen fiyatlar gördük. Ekonomi nominal olarak yüzde 10 büyüyorsa ama insalar sadece yüzde 5 ya da yüzde 6 alıyorsa, bu rakam daha yüksek olsa bile marjdaki insanlar başka şeyler satın almaya başlayacak, kripto da bunlardan biri olacak.”
2024’e yaklaşırken ya finansal bir krizin faiz oranlarını yüzde 0’a yaklaştıracağını ya da hükümetin faiz oranlarını artırmaya devam edeceğini ancak bunun hükümetin para harcadığı kadar hızlı olmayacağını ve insanların başka yerlerde daha iyi getiriler aramaya devam edeceğini belirten Hayes, “ABD, Avrupa ve belki de Hong Kong’da spot Bitcoin borsa yatırım fonunun (ETF) nihai olarak onaylanması ve yarılanma olayları, fiyatı 2024 yılının Haziran veya Temmuz aylarında tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 70 bin dolara çıkarabilir. 2024 yılının son ayları tüm zamanların en yüksek seviyesinin görülmesiyle “gerçek eğlencenin ve gerçek boğa piyasasının başlangıcı” olacak, ardından da Bitcoin fiyatı 1 milyon dolara doğru yürüyüşüne devam edecek.” diyerek sözlerini tamamladı.
Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.
