Güney Kore Ulusal Meclisi, kısa bir süre önce LUNA kurucu ortağı Daniel Shin’i ülkenin en büyük mali düzenleyicisi “Finansal Hizmetler Komisyonu (FSC)” tarafından 6 Ekim’de yapılacak olan bir adli incelemede ifade vermesi için çağırmıştı. Adli denetime saatler kala Shin, ‘Güney Kore Ulusal Meclisi’ne yeni bir bildiri göndererek yetkililere ifade vermeyeceğini açıkladı. LUNA kurucusu, Güney Koreli yetkililere ifade vermesi durumunda Terra LUNA’ya ilişkin yerel savcılar tarafından yürütülen soruşturmanın olumsuz etkilenebileceğine işaret etti.
Aktarılan detaylara göre; Güney Kore merkezli blokzincir altyapı sağlayıcısı DSRV Labs’in CEO’su Kim Ji-yoon’un, Daniel Shin ifade vermeye gitmeyeceği için Terra LUNA’nın çöküşüne ilişkin ifade verecek tek tanık olacağı belirtildi. Samsung destekli DSRV Labs’in, ‘Proof-of-Stake (Hisse Kanıtı)’ modelini kullanan Terra ağına doğrulayıcı olarak katıldığı biliniyordu. Terraform Labs’den ayrıldığını ve Do Kwon ile bağlarını kopardığını iddia eden Shin ise son olarak finansal teknolojiler şirketi CHAI Corporation’ın kurucu CEO’luğunu yürütüyordu. Temmuz ayında Shin’in evi, soruşturma kapsamında aranmıştı.
Ne olmuştu?
Do Kwon tarafından piyasaya sürülen Terra LUNA, başlangıçta büyük bir ivme kazansa da bu yılın mayıs ayında birkaç gün içerisinde neredeyse sıfıra inmiş ve dolar karşısındaki tüm değerini kaybetmişti. Bu durum, kripto para piyasasından 40 milyar doların üzerinde paranın silinmesine yol açmıştı. Yalnızca Güney Kore’de 280 bin kişi, durumdan olumsuz etkilenmişti. Bunun üzerine; kurucu Do Kwon ve Terraform Labs, Güney Kore ve ABD’de pek çok davaya konu olmuştu. Kwon ayrıca; vergi dolandırıcılığı, yatırımcıları yanıltma, haraç toplama ve saadet zinciri oluşturma suçlarından da yargılanıyordu.
Eylül ayında ise Güney Kore’nin başkenti Seul’daki bir mahkeme, Do Kwon için sermaye piyasası kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle tutuklama emri çıkarmıştı. Söz konusu tutuklama emrinde, Do Kwon dışında 5 kişinin daha adı verilmişti. Güney Kore Dışişleri Bakanlığı da Kwon’un pasaportunu iptal etmeye yönelik çalışmalar yürütmeye başlamıştı. Bununla birlikte, yetkililerin Kwon’u tutuklamak için Interpol (Uluslararası Kriminal Polis Teşkilatı) ile iş birliği yapmayı planladığı belirtilmişti. Yaşanan gelişmelerden kısa bir süre sonra ise Interpol, Do Kwon’u kırmızı bülten listesine dahil etmişti.
